26 Ağustos 2011

* CHANGOVER IN THAILAND... (PART 6)...
























Tekrar Bangkok'tayız. Burası Victory Monument meydanı...




Burası Patpong gece pazarının kurulduğu sokak, gündüz hali gayet boş...(Fotoyu metrodan, geçerken çektim o yüzden biraz bulanık).





Otelde, sarımsaklı kalamarımı yemek üzereyken...Önce selamlıyorum..."Sawadee"






Bu Öykü'nün tabağı, porsiyonlar biraz zayıf görünüyor ama doyuruyor. Bu yüzden burda insanların hepsi zayıf sanırsam, az yiyerek doyuyorlar...








Biz yemeğimizi yerken yarım saatlik muson yağmuru bastırıyor, zamanlaması harika, dışarda yakalanmadık.






Yemekten sonra Siam civarındaki alışveriş merkezlerini dolaşalım diyoruz, ilk girdiğimiz de bizi Gerard karşılıyor. Bir hatıra fotoğrafı çektiriyoruz.















Bu arabalar alışveriş merkezinin 5. veya 6. katında sergileniyor, nasıl çıkardılarsa oraya...









Bu alışveriş merkezleri bize çok lüks geldi, bizde atıyoruz kendimizi dışarıya, istikamet orta sınıfın değişmez adresi MBK.










Burası bize daha çok hitap ediyor.



















Geceyi MBK'da bitiriyoruz. Otele dönelim artık yarın Ayutthaya'ya gidecez.







Ayutthaya Bangkok'a 70-80 km uzaklıkta tarihi bir şehir...(Daha fazla bilgi için linki tıklayınız.)



Ayutthaya'da bu Chedi (Jedi) lerden bolca var. Bunların her birinin altında bir kralın v.s. nin külleri varmış.









Tırmanıp yukardan bakayım dedim manzaraya ama baya zorlandım, merdivenler çok dik. Çıkarken çok sorun değil ama inerken devamlı düşecekmiş gibi oluyorsunuz.






















































Tutmasa düşecek...



















Bu fotoğrafta Tayland'da kullanılan çim biçme makinasını görebilirsiniz...













Yatan Buda heykeli, bu meşhur olan değil, meşhur olanı yarın göreceğiz.


























Ayutthaya denince ilk akla gelen, ünlü, ağaçtaki Buda kafası. Fotoğraf çektirirken ondan daha yüksek seviyede olmamanız için oturmanızı istiyorlar.







Yakından incelemek isteyenler için...























Unesco barış elçisi Angelina Jolie mübarek :))

















Barış elçisi Tayland'lı çocuklar ile...





Öğle yemeği zamanı, deniz ürünleri biraz biraz baymaya başladı, bir haftadır hep deniz ürünü yediğimiz için olabilir.

















Chedi'lerden birinin önündeki tabela, burda Kral Bommuradhvjkj (çok uzun sonunu salladım) III'ün külleri varmış.



















Ayutthaya'yı gezmek için bu tabela yeterli, bu tabelayı yanınızda taşıyamıyacağınız için burdaki haritanın basılı olduğu bir rehber yeterli. Ayutthaya'yı gezmek için üç yol var (benim bildiğim)



1. Yürüyerek


2. Bisiklet kiralıyarak


3. Fil ile...

Aslında Erawan şelalerinde file binmektense burda binmek daha mantıklı, burdakilerin koltukları daha konforlu ve etrafı seyrederek... ne bileyim daha keyifli göründü işte...




















Bu ev Japon filimlerinde kullanılan evlere benziyor. Burası mutfak, Öykü akşam için güveçte kuru fasulye hazırlıyor :)










Burası evin ortası. Karşıda Öykü'nün oturduğu yer, aile reisinin odası.





















Tekrar fillerle birlikteyiz ama bu sefer yavru olanını bulduk, Öykü ile son bir hatıra fotoğrafı alıyoruz.
















Sırada, yazlık saray var. Öykü'nün beline sarılı örtüye gelince Tayland'da saraylara diz üstü kıyafetle girmek yasak, eğer yanınızda yoksa orda kiralıyabiliyorsunuz.









Gezmek için isterseniz ilerde görülen golf arabalarında kiralıyabiliyorsunuz. Biz yürüyerek gezmeyi tercih ettik.
































Sarayın içinde bir adet "China House"(Çin evi) var???



































Bu meyveyi sokak satıcılarında gördüm, denemek istedim ama o kadar kötü kokuyor ki...O yüzden Durian meyvesine ait tek paylaşabileceğim kötü kokusu. Daha fazla bilgi için tıklayınız...














Bunlar prenses ve kraliçelerin evleri. 8-9 kadar var sarayın bahçesinde...





















Bu arkadaşta sarayın bahçesindeki gölde yüzüyordu, yaklaşmaya çalıştım ama korktu, kaçtı (gerçi ben daha fazla korktum ama neyse). Boyu 1,5-2 metre civarındaydı.







Burdan sonra Bangkok'a geri dönüyoruz.






Burası evimiz gibi oldu, çok ısındık bu hostel'e, yarın son günümüz, Wat Pho ve Golden Mount ve Sirocco Sky Bar'ı göreceğiz...